top of page

Yaratıcı Yaşam Yolu

Bu yazıyı yazarken, mutfaktan gelen güneş ışıklarının bedenimi nasıl da ısıttığını hissediyorum. Önümde o üzerinde kırmızı toplar olan yılbaşı çiçeği var. Dumanı tüten kahvenin kokusunu içime çekiyorum.

Bugünlerde küçükken geçirdiğim bazı anlar geliyor aklıma. Çok da dışa dönük olmayan, konuşacağım insanları seçen bir çocuk olduğumu hatırlıyorum.=) Bugüne göre daha seçiciydim sanırım. Bu yüzden genelde kendim vakit geçirmekten çok keyif alırdım. Saatlerce bir halının saçaklarını örmekle uğraştığımı, gazoz kapaklarını birleştirip bebekler yaptığımı, Barbie evim olmadığından kendim kutulardan ev ve mobilya inşa ettiğimi, peçetelerden elbiseler yaptığımı. Yani kısaca hayal dünyamda sonsuz mesafede yerlere gittiğimi, olmayacak evler inşa ettiğimi, kumları üzerine basmak için değil güzellik yaratmak için kullandığımı. Anneannem beni hep desteklerdi. "Bir gün" derdi.... Cümlenin devamında hep yapacağım iş ile ilgili ümit dolu, inanç aşılayan sözler olurdu. Neyse ki otantik bir parçamı gören, tanık olan birisi vardı. Şanslıydım.

"Dharma" dediğim, bana o anlarda inen bir vahiy gibiydi. Anneannem bunu teyit etmiş, kucağıma fısıldamıştı adeta. Dharma, Sanskrit dilinde ‘hayatın amacı’ dır. Herkesin biricik yeteneği ve bunu ifade etme şekli olduğuna inanılan bu yasa ile uyumlanırsak yaşamımızda zenginlik ve ışık varolmaya başlar. Bu ışığı önce kendimize ve sonra yakın çevremize yansıtmaya başlarız. Spiritüel anlamda herkesin özünde bir ışık varlık olduğuna ve sıradan hayatlar yaşayan enerji varlıkları olduğumuza inanılır. Zamanın nasıl geçtiğini fark etmediğimiz, yeteneğimizi ortaya koyarken bir zorlama hissetmediğimiz şey bizi Dharma yolunda tutar. Bu yolda da hizmet etmek esastır. Bir müzisyen müzik yapar, bir şarkıcı şarkı söyler, bir anne çocuğuna kendini adar, bir çöpçü en iyi şekilde elinden geleni yapar. Kendini adama enerjisi ile yapılan her şeyden bahsediyorum. Yaratıcılık spontane, otantik ve akışta ise kişiye yeni kapılar açılır, destek gelir...

Bu yazıyı yazmamın ardında, 2-3 yıldır arka planda devam eden Feminen Liderlik & Markanı Yarat bireysel çalışmalarında edindiğim bazı deneyimler var. Şu an bu bireysel çalışmayı eskisi kadar aktif bir şekilde yapmıyorum. Bu çalışmada, kendi markamı yaratırken edindiğim bilgileri, dişi bilgeliği, döngüsel çalışma düzenini, teknoloji bilgilerimi deneyimlerle birleştirip kişiye aktarıyordum ve güçlü sorular sorduğum bir alan açıyordum. Zamanla katılımcılar arasında önemli bir fark olduğunu keşfettim. Bir tanesi yaratma enerjisinin iplerini karşıdakine verenler, bir tanesi içindeki ateşin aktif olduğu sadece teknik öğrenmek isteyen kişiler. İşte bu yazım, yaratma enerjisinin iplerini eline almak isteyenlere...

Kimsenin sizin ruhunuzu sizden iyi tanımayacağını,

size kendiniz olma iznini vermeyeceğini,

yaratmanız için el vermeyeceğini,

doğruyu yanlışı ancak sizin kendiniz karar verebileceğini

hatırlatmak. Doğal olarak akan, ışıldadığınız, sizi gülümseten, kendinizi adayabileceğiniz her şey size zengin hissettiğiniz bir yaşam getirecektir.

Umarım siz de kendi ışığınızı şu anda bir parıltı olarak görme şansına sahip olursunuz.

Sevgilerle,

196 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page